ekolojik sistemler teorisi ne demek?

Ekolojik sistemler teorisi, Urie Bronfenbrenner’in (1917-2005) 1940’lı yıllar boyunca çocukluk ve arkadaşlık örüntülerine dayanan çalışmalarından ortaya çıkmıştır. Ekolojik sistemler kuramı üzerinde, Sovyet gelişim psikoloğu Lev Vygotsky ve Alman doğumlu psikolog Kurt Lewin’in önemli etkileri bulunmaktadır. Kuram; hem gelişim psikolojisinde hem de kültür ve insan gelişiminin incelenmesinde ileri sürülen ekolojik-ortamsal yaklaşımlara temel olmuştur. Aktif bireyin; fiziksel, toplumsal ve kültürel çevre içerisinde karşılıklı etkileşimini temel alan dinamik bir modeldir. Çocuğun sosyalizasyonunu şekillendiren ekolojik bağlam; kişiler arası ilişkilere ve bu ilişkilerin bağlam ile ilişkisine vurgu yapmaktadır1. Her bağlam, başarılı uyuma engel olan veya başarıyı sağlayan belirli riskler ve koruyucu faktörler içermektedir. Çocuk geliştikçe ortamındaki etkileşimler daha karmaşık hale gelmektedir. Bu karmaşıklık, çocuğun fiziksel ve bilişsel yapıları büyüdükçe ve olgunlaştıkça ortaya çıkabilir.

Bağlam içinde gelişen insan

Bireyin sosyal ilişkilerine çok yönlü ve farklı bağlamları göz önüne alacak şekilde odaklanma, bireyin gelişimi ve uyumunun anlaşılmasını sağlayacaktır. Bu anlayış aynı zamanda kültür gibi daha geniş katmanları içeren bir sisteme de dikkat çekmektedir2. Gelişimsel bakış açısıyla iç içe geçmiş sistemler kapsamında ele alınan insan gelişimine dair en etkili açıklama Bronfenbrenner ve Morris (2006) tarafından yapılmaktadır3. Ekolojik Model’e göre gelişme bireylerin içinde bulunduğu bağlamlar ve bireyler arasındaki ilişkilerin bir fonksiyonudur. Bu fonksiyonları kavramak için değişimi ele almak gerekir çünkü; bireyler, bağlamlar ve kültür zamanla değişmektedir. Her bir sistemdeki değişim kaçınılmaz olarak diğerlerini de etkiler4. Bu özellik sistem modellerinin en temel özelliğidir. İnsan gelişiminin bağlamı çok fazla etkiyi içine almaktadır. Bunlar iç içe geçmiş ve etkileşim halindedir. Anne baba değer sistemleri, toplumun çocuğa bakışı ve çocuğun değeri farklı sistemlerde yer alan bağlama ilişkin özelliklerdir5. Gelişen insanın uyumu ve yetkinliği ile makro düzeydeki etkiler arasında aracı faktörlere değinmek gereklidir. Sistemik bakış ile aile, kişinin yetkinliği için aracı faktör olarak ortaya çıkmaktadır67

Sistem teorisi

İnsan gelişimi bağlam içerisinde bir dizi iç içe geçmiş yapılardan oluşmaktadır8. Bu yapılar en yakından en uzağa doğru düzenlenmiş beş katmandan oluşur: mikrosistem, mezosistem, ekosistem, makrosistem ve kronosistem910. Bireyin gelişimini sürekli olarak etkileyen bu yapılar anlık ve yüz yüze etkileşimlerden genel kültürel inanç sistemlerine kadar genişlemektedir. Buna göre bir çocuk hiyerarşik olarak iç içe geçmiş çok boyutlu, sürekli açılan ve değişen bağlamlar içinde bulunmaktadır. Bu katmanlar birbiriyle etkileşir ve çocuğun gelişimini etkiler.

Mikrosistem

En temel ve bireye en yakın sistemdir. Belirli fiziksel, sosyal ve sembolik özelliklerle yüz yüze bir ortamda gelişmekte olan bireyin yaşadığı faaliyetlerin, sosyal rollerin ve kişilerarası ilişkilerin örüntüsüdür. Gelişen bireyin içinde bulunduğu ev, akran grubu ve okul gibi yakın çevreler ve bu çevrelerde geliştirdiği doğrudan etkileşimler önemli mikrosistemlerdir.

Mezosistem

İki ya da daha fazla mikro sistem arasında gerçekleşen bağlantı ve süreçlerdir. Gelişen bireyin yaşamında farklı mikro sistemler arasındaki etkileşimini içermektedir. Araştırmacılar tarafından iki mikro sistemi köprüleyen bir ilişki olarak da tanımlanmaktadır11. Okul- aile, akran grubu-aile bu sistem içerisinde yer alır.

Ekzosistem

Bireyi doğrudan ilgilendirmeyen fakat halihazırda gelişimlerini etkileyebilecek çevresel etkilere atıfta bulunmaktadır. Birey bunlardan sadece birinde yer alır. Ebeveynin sosyal ilişki ağı ve komşuluk ilişkileri arasındaki bağlantı ve süreçleri bu katmanı oluşturmaktadır. Örneğin stresli bir çalışma ortamı anne babanın evdeki ilişkilerini etkileyebilir ve bu durum çocuğun istismarı ile sonuçlanabilir. Bu sistem; ekonomik sistem, ulaşım sistemi, yerel hükümetler ve kitle iletişim araçları gibi toplumun temel kurumlarını kapsamaktadır.

Makrosistem

“Makrosistem” ise toplumsal, kültürel ve kurumsal düzeydeki etkileri içeren daha geniş ve daha uzak sosyal ve tarihsel bağlamı ifade eden tasarımları ifade etmektedir. Toplumun inanç sistemleri, kaynakları, tehlike ve fırsatları, yaşam biçimleri bu sistemin önemli yapılarına örnek verilebilir. Bu doğrultuda bireyin gelişimini destekleyecek yapılar, toplum tarafından paylaşılan bilgi ve kültürel örüntüler bu sistemde içerisinde değerlendirilmektedir.

Kronosistem

Son olarak Bronfenbrenner’in modeline eklediği en geniş sistem olan “kronosistem” ise bireyin yaşamı boyunca değişim ve tutarlılık gösterebilecek etmenlerin etkilerini ifade etmektedir12. Bireyin gelişimi üzerinde etkili olabilecek anne baba ayrılığı, ülkede yaşanan savaşlar ve ekonomik sıkıntılar gibi bir takım yaşamsal olaylar bu son sisteme örnektir. Odak konumdaki gelişen çocuğun zaman içindeki sosyal etkileşim kalıplarındaki değişimleri yansıtmaktadır13. Çocuğun sosyal etkileşiminin yapısı değiştikçe kendisini çevreleyen ekolojik sistemlerin konumu da değişmektedir. Örneğin şu anda gelişen çocuğun kardeşi yeni yürümeye başlayan bir çocuk ve henüz yürümeye başlamadığı düşünebilir. Ancak önümüzdeki birkaç yıl içinde, kardeşi ile birlikte okula başlayacak ve bu durum yeni mezosistemik etkileşimlere yol açacaktır14.

Tanımlanan bu sistemler arasındaki karşılıklı ilişkiler durağan değildir. Bir düzeyde meydana gelen olay ve durum diğer düzeyleri de etkiler15. İfade edilen beş sistem yapısı hem teorik olarak birbirleriyle hem de bireyin gelişimsel sonuçları ile ilişkilidir. Bronfernbrenner (1989) çocukların sosyal bağlamlarını aktif olarak şekillendirdiğini belirtmektedir. Bronferbrenner ‘ın yakın zaman açıklamalarında kuramın gelişimsel ve etkileşimci yönü vurgulanmaktadır1617.

Bronfenbrenner’ın ekolojik sistem teorisinin gelişimi

Bronfenbrenner 1970'lerde insan gelişimi için öne sürdüğü ekolojik çerçeveyi ilk olarak kavramsal bir model olarak tanıttı. 1980'lere gelindiğinde ise bu görüşler teorik model haline geldi. İlk dönem çalışmalarında bağlamın önemine değinirken sonraki aşamalarda kişinin kendi gelişimi üzerindeki rolünü gözden kaçırdığını kabul etmiş ve modelde değişimlere gitmiştir. Bronfenbrenner'ın orijinal teorisinden en belirgin ayrılığı, insanı gelişim süreçlerine dahil etmek olmuştur. Kişinin kendi biyolojisi ve özellikleri, mikrosistemin bir parçası olarak düşünülebilir.   Böylece teori, son zamanlarda biyoekolojik model (bioecological model) olarak da adlandırılmıştır.

Modelin gelişimine katkıda bulunan ana yapılar Süreç-Kişi-Bağlam-Zaman olmuştur. Bu dört kavram arasındaki etkileşimler biyoekolojik kuramın temelini oluşturur18. Dahası, orijinal modelin aksine, Süreç-Kişi-Bağlam-Zaman modeli bilimsel araştırma için daha uygun görülmektedir19. Süreç-Kişi-Bağlam-Zaman modeli (PPCT) olarak etiketlenir.

Bronfenbrenner, proksimal süreçleri, gelişim için birincil mekanizma olarak görmüştür. Süreçler gelişimde çok önemli rol oynamaktadır. Proksimal süreçler teori için temeldir. Çünkü bireylerin kendi dünyalarını anlamlandırmaya ve mevcut düzenin değişimine imkân sağlamaktadır2021. Dolayısıyla proksimal süreçlerin etkileri, içinde bulundukları çevresel bağlamlardan daha güçlüdür.

Bronfenbrenner, kişinin biyolojik ve genetik özelliklerinin gelişimi üzerindeki etkisini kabul eder22. Gelişimin özel doğası, gelişen kişinin özelliklerine bağlıdır. Bireyin kişisel özellikleri ve mizaç farklılıkları, diğer insanların psikolojik gelişimi destekleme ya da engelleme davranışlarını şekillendirir. Örneğin huysuz bir bebek ya da oldukça hareketli bir okul çocuğu yetişkinlere itici gelebilecekken; mutlu ve gülümseyen bir bebek veya sakin bir okul çocuğu ise kendisi için farklı bir çevre yaratabilecektir. Dolayısıyla ikinci çocuk için sıcak ve karşılıklı iletişim içerisinde farklı gelişim akışının harekete geçirilme olasılığı yüksektir23.

Bir diğer yapı olan bağlam veya çevre, orijinal teorinin birbiriyle ilişkili beş sisteminden dördünü kapsamaktadır24: mikrosistem, mezosistem, ekosistem ve makrosistem. Zaman içinde yapılan revizyonlara rağmen teorinin kalbini bağlam oluşturmaktadır2526.

PPCT modelinin son unsuru zamandır. Bronfernbrenner ‘zaman’ı ekolojik sistemin önemli bir parçası olarak görmüş ve son sistem olarak modele dahil etmiştir 2728. Ekonomik kriz ve politik değişimler gibi makro düzeydeki bağlamsal faktörlerin bireyi zamanla nasıl etkilediğine odaklanmaktadır.

Kaynakça

Orijinal kaynak: ekolojik sistemler teorisi. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

  1. Kağıtçıbaşı, Ç. (2012). Benlik, Aile ve İnsan Gelişimi.[Self-concept, Family and Human Development](3. Basım). İstanbul: Koç Üniversitesi Yayınları.

  2. Elder, G. H. (1998). The life course as developmental theory. Child development, 69(1), 1-12.

  3. Tudge, J.R.H.; Mokrova, I.; Hatfield, B.E.; Karnik, R.B. (2009). "Uses and misuses of Bronfenbrenner's bioecological theory of human development" (PDF). Journal of Family Theory and Review. 1: 198–210. doi:10.1111/j.1756-2589.2009.00026.x.

  4. Santrock, John W. (2007). A Topical Approach to Life-Span Development. New York, NY: McGraw-Hill.

  5. Nancy Darling (2007) Ecological Systems Theory: The Person in the Center of the Circles, Research in Human Development, 4:3-4, 203-217, DOI: 10.1080/15427600701663023

  6. Miller, P. H., Onur, B., & Gültekin, Z. (2008). Gelişim psikolojisi kuramları. İmge.

Kategoriler